ENÜREZİS / GECE İŞEMESİ / Uykuda Yatak Islatma Sorunu
●Beş yaşın üzerindeki çocuklarda, uykuda altını ıslatma tıp dilinde Enürezis olarak adlandırılır.
●Genel kabul edilen görüşe göre 5 yaşından sonra gece yatağını ıslatmaya devam etme oranı %15-20 olup, bu oran çocuğun yaşı büyüdükçe zamanla azalır ve 15 yaşında %1-2’lere iner. Yetişkin yaş grubunda bu klinik durumun %1 civarında devam ettiği bilinir.
●Genelde erkek çocuklarda 2 kat daha fazla görülür. Kız çocuklarında daha az görülme nedeni kızlarda kas ve sinir gelişmesinin görece daha çabuk olmasına bağlayan çalışmalar vardır.
●Yatak ıslatması olan çocukların %70’ninde ebeveynde de benzeri bir hikâye vardır. Anne ya da babadaki düzelme yaşı da çocuktaki düzelme yaşı ile sıklıkla bir benzerlik vardır.
●Halk arasında hatta bazı hekimler arasında yerleşik bilgi olarak Gece Yatak ıslatmanın nedeninin psikolojik olduğu ve bu yönden destek ve tedavi gerektiğine ait bilgidir.
●Günümüzde biliyoruz ki yatak ıslatmada psikolojik faktörlerin yeri yok denecek kadar azdır. Son 20 yılda birçok çalışma bu bulguları bulunan hastaların önemli bir kısmında beyinde salgılanan ADH hormonunun bu çocuklarda görece eksikliği salgılanması ve buna bağlı olarak böbreklerin gece boyunca daha çok idrar üretmesi ve artan idrar yükünün ağır uyku altında alt işeme ile sonuçlanmasıdır.
●Bunun dışında bu çocuklarda ağır bir uyku ve uyanabilme bozukluğu, idrar torbası kapasitesinin yetersizliği ve idrar torbasında ki aşırı kasılmalar olması gibi fonksiyonel sebeplerden biri veya birkaçında gece alta işemenin neden faktörleri arasında yer alır.
●Çoğu zaman bu tabloda var olan psikolojik sorunlar, yatak ıslatmanın, çocuk ve aile üzerinde yarattığı stres neticesinde ortaya çıkmakta ve başarılı tedavi sonrasında bu psikolojik sıkıntılar da ortadan kalkabilmektedir.
●Yatak ıslatan çocuklar doktora başvurduklarında, öncelikle yatak ıslatma ile birlikte olabilecek idrar yolu enfeksiyonu ya da gündüz idrar şikâyetleri veya kabızlık gibi sorunlar mutlaka araştırılmalıdır.
●Çocuğun işeme, dışkılama alışkanlıkları, sıvı alımı, uyku özellikleri, psikolojik durum ve iyi bir muayene ile çoğunlukla tanı konulur. Ayrıca, idrar tetkiki ve işeme testi (üroflowmetri) de tanı koymak için oldukça faydalıdır.
●Tedavi için en önemli 2 nokta; çocuğun 5 yaş ve üzerinde olması, yatağı ıslatmama konusunda belli bir bilince sahip ve kuru kalmak için istekli olmasıdır.
●Bu tablonun iyileştirilmesinde çocuk kadar aileylle tedavi konusundaki işbirliği önemlidir. Sonuçta olguların çoğunda başarının sağlanır.
●Özellikle önceden kuru olup, daha sonra tekrar yatak ıslatmaya başlayan çocuklarda, psikolojik faktörlerin (aile içi stres yapan sorunlar, boşanma, yeni kardeş, okul sorunları vb) önemli rol oynayabileceği unutulmamalıdır.
●Önce aile ve çocuk bu sorunun kendi kendine düzeltebileceği konusunda bilgilendirilmeli ve gerekli açıklamalar yapılmalıdır. Aile ve çocuk cesaretlendirilmelidir.
●Yaşam tarzı önerileri olarak günlük sıvı alımının düzenlenmesi çok önemlidir. İçilen su ve sıvının 2/3’si gündüz saatlerinde alınmalı, sıvı gıdalar akşam saatlerinde giderek azaltılmalı ve yatmadan 1.5-2 saat kadar önce mümkünse kesilmelidir.
●Mesaneyi rahatsız edebilecek, kafeinli ve gazlı içecekler, limon ve portakal suları gibi meyveli içecekler, karpuz kavun gibi su içeriği yüksek meyveler akşam saatlerinde alınmamalıdır.
●Çocuğun uyuduktan 1-2 saat kadar sonra tamamen uyandırılarak kaldırılması ve idrar için tuvalete götürülmesi gece ıslatmalarını azaltmada katkısı çoktur.
●Aylık Takvim Metodu; Yatağa işeme konusunda motivasyonu arttırmak amacı ile çocuğa özel aylık bir oluşturularak bunun güneş veya yağmur işaretlenmesi ile bizzat çocuk tarafından doldurulması birçok çocukta işe yarayan bir motivasyon faktörüdür. Aylık kontrollerde bu takvim vasıtası ile tedavi başarısı da rahatça izlenebilir.
●Alarm tedavileri; Yaşam tarzı değişiklikleri yanında çocuk iç çamaşırına yerleştirilen sensörlü bir işeme alarmı cihazı çocuğu ve aileyi gece işemesi başlangıcında uyarmayı amaçlar. Zamanla alarm tedavisi varlığı çocukta şartlı öğrenme dürtüsünü geliştirir. Alarm tedavileri genellikle birkaç aylık uygulama ile tamamlanır.
●İlaç Tedavileri: Uykuda alt ıslatmada kullanılan ilaç tedavileri farklı sınıf ilaçlardır. En yaygın uygulama ADH benzeri hormon benzeri ilaçlar verilmek sureti ile çocukta gece böbreklerde oluşan idrar volümünün azaltılmasının amaçlanmasıdır. İlaç tedavilerinde başarı oranı %70 lerin üzerindedir. İlaç tedavileri sıklıkla 6 aylık bir süre ile uygulanır. Bu ilaçların kesinlikle kısırlık gibi bir yan etkisi de yoktur.
●Pelvik Taban Rehabilitasyon Uygulamaları: Gece yatağını ıslatan çocuklarda pelvik taban rehabilitasyonu ile pelvik tabanın güçlendirilmesi ve duyu-motor gelişiminin artırılması amaçlanır. Bu tedavi metodu klinik uygulamada yeni yer bulmaya başlamıştır.