Prof. Dr. Ali İhsan Dokucu

Hakkında

Prof. Dr. Ali İhsan Dokucu Niğde, Bor’da dünyaya geldi.

Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde 1982 yılında başladığı tıp eğitimini 1988 yılında tamamladı.1988-1990 yılları arasında Yozgat’ın Boğazlıyan İlçesi’nde mecburi hizmet yaptı. 1990-1996 yılları arasında; Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Fransa’da V., XI. ve XIII. Paris Üniversitelerinde Tıpta uzmanlık ve Çocuk Cerrahisi alanında ihtisasını tamamladı.

Fransa’da Hopital Necker-Enfants Malades hastanesinde uzmanlık tezini “10 yaşından önce başlamış Crohn hastalıklı çocuklarda hastalığın cerrahi özellikleri” alanında yaptı. Uzmanlık tezi “Fransız Çocuk Cerrahları Üniversite Hastaneleri ve Çocuk Cerrahları Koleji”nin uzmanlık sınavından başarıyla geçti. Paris Hastanelerinde yaklaşık 5 yıl süren çocuk cerrahisi eğitimini 2 diploma ile tamamlayarak Dicle Üniversitesindeki görevine döndü ve çocuk cerrahisi uzmanı olarak çalışmaya başladı.

2002 yılında doçent oldu. Dicle Üniversitesinde geçirilen 10 hizmet yılı sonrasında, 2004 yılında Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Cerrahisi Klinik Şefliğine atandı. Ekim 2004 ile Eylül 2005 arasında Paris, Necker Hastanesinde başasistan (Chef de Clinique) olarak çalıştı. Ekim 2005 tarihinde Şişli Etfal Hastanesi başhekimliği görevine getirildi. 2009 Yılında İstanbul Sağlık Müdürü oldu. 2013 yılında Türkiye Kamu Hastaneleri Kurum Başkanlığına atandı. Mayıs 2014’te Kurum Başkanlığından istifa ederek Şişli Hamidiye Etfal Hastanesi Çocuk Cerrahisi Kliniğinde görevine tam zamanlı olarak döndü. 2015 yılında aynı hastanede Böbrek Nakli Kliniğini kurdu.

2020 yılında Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesinde çalışmaya başladı. Aynı hastanenin Çocuk cerrahisi ve Çocuk Ürolojisi Kliniği ile Böbrek Nakli Kliniklerinin kurucu hekimi oldu. Halen aynı hastanede hizmet vermeye devam ediyor. 2023’de çocuk hastalarda görülen başta işeme bozuklukları olmak üzere mesane ve barsak hastalıkların tedavisi için PELVİK TABAN SAĞLIĞI MERKEZİNİ multidisipliner bir yapı olarak kuruluşuna öncülük etti.

Klinisyen

Sağlık hizmetlerinde çok uzun yıllar üst düzey sağlık yöneticisi olarak çalışmış olsamda, bireysel olarak en keyif aldığım anlar ‘hastaya dokunulan’ zamanlardır.

Hekim hasta ile sıcak teması ile hasta yönünden ‘en zorundan başlayan süreci en güzele evrilmesinde’ aracılık eden en anlamlı klinik çalışanıdır. Bazen bir acı ile, bazen acıdan da öteye geçen sorunlar silsilesi ile karşınıza gelen ve sizden şifaya aracılık etmenizi talep edenlere yapacağınız dokunuşlar ile gelişiveren gülen yüzler yaşanılacak ne büyük bir keyiftir.

Yönetici

Sağlık sistemimiz içinde hasta ile direk temas edilen ve sonuçta sorunundan kurtulan bir yüzün insana verdiği mutluluğu ifade etmek güçtür. Hasta ile çok az temas edilen ancak kişinin içinde bulunduğu sağlık birimini bir bütün olarak iyi çalıştıran kişi sağlık yöneticisidir. Sağlık Sistemimiz içinde tüm aşamalarda yönetici olarak bulunmanın büyük sorumluluğu ve elde edilen güzelliklerin mutluluğunu yaşamaktan hep onur duydum.

2004 yılında Şişli Etfal Hastanesinde Çocuk Cerrahisi klinik şefliği olarak başladığım yönetim sorumluluğu sonrasında 2005-2009 yılları arasında Şişli Etfal Hastanesi Başhekimliği, 2009-2013 istanbul Sağlık Müdürlüğü ve 2013-2014 yılları arasında Türkiye Kamu Hastaneleri Kurum Başkanlığı görevlerini büyük bir gurur ile ifa ettim. 2014 Mayıs ayı itibari ile yönetici olduğum zamanlarda da hiçbir zaman ihmal etmediğim çocuk cerrahisi ve ürolojisi kliniğime ve hastalarıma döndüm.

Sosyal ve İnsani Faaliyetler

İnsanın sahip olduğu ve Yaradan’ına en çok şükretmesi gerektiren nimetlerin başın sanırım akıl ve beden sağlığıdır. Ardından gelen ise kendi meleke ve tercihleri ile belirlenen mesleği olsa gerek. Sahip olduğumuz bu muhteşem bilgi ve kabiliyetin kendi ülkemiz insanı için kullanılabildiği alanlar kamuda veya özel sağlıkta var. Bu sorumluluğa sahip tüm hekimler bu insani hizmeti farklı zeminlerde vermekteler.

Peki yeryüzü coğrafyasında bu hizmetlere farklı sebeplerle hiç ulaşamayan insanlar için bir borcumuz yok mu? Önce insan, sonra hekim olarak bu çerçevede konuya bakınca kocaman bir ‘EVET’ deme dışında şansımız yok diye düşünüyorum.

Ülkemizde Sağlık Bakanlığımız ve SBÜ yapılanmaların yanında birçok STK dünyanın zor ulaşılan ve sorunlu alanlarında dahi o mağdur insanlara milletimizin gönlünden kopan kaynaklar ile yardıma koşmaktalar. Emeği geçen tüm yetkililere insanlık adına teşekkür etmek bir borçtur.

Mesleğime tutku ile bağlıyım ve elimden geleni gücümüz yettiğince insanımıza ve diğer muhtaçlara az da olsa verebilme gayretindeyim. Bu çerçevede STK organizasyonları ile bazı ülke ve zeminlerde yaptığım GÖNÜLLÜ HİZMETLERİMden bazıları sizlerle paylaşmak istedim.